25 Ekim 2016 Salı

Kötü Adamdan Başgan Olmaz

Bakışları çirkin, konuşması çirkin, iç dünyası çirkin, hırslı, kıra döke ilerliyor hayatta üstelik sürekli zenginleşiyor… Bir de devletin başında ve bu aşamaya “ben o bildiğiniz insan değilim, ben iyiyim, eski ben kötüydü” diyerek geldi. Bütün insanları kandırdı. Başgan oldu. İçiyle dışının bir olduğu, sözlerinin yalan olduğu ortaya çıktı, hak ettiği gibi de devrildi.

Action Comics’in 23. sayısında Superman’in düşmanı olarak ortaya çıkan Jerry Siegel – Joe Shuster yaratısı Lex Luthor ilginç bir kurguyla yaşam buldu hayatımızda. Öncelikle bu deli dahi ilk çıktığında saçlıydı. Üstelik kızıl. Kel hali daha sonra çizildi. Yıllar sonraysa uzun kızıl saçlı haliyle karşımıza çıktığında kendisinin oğlu kılığındaydı.

Lex Luthor, Superman’i yok etme saplantısıyla dehasını insanlığın yararına kullanmak yerine sürekli olarak kötülük için kullandı. İnsanlığa hizmet etmek yerine kötü güçlerin kuklası olmayı tercih etti. Daimi olarak yok edici aletler, makineler icat edip durdu. Üstelik tek başına yetersiz kaldığı noktalarda kendi gibi adamları etrafına toplayarak kötü adamlar birliği kurarak kahramanları yok etmeye çabaladı. Injustice Gang, Injustice League, Secret Six, Secret Society of Super Villains, Intergang gibi yasa dışı grupları ya kurdu, ya yönetti ya da üyesi oldu.

Bu süreç içerisinde sürekli kaybetti. Önünde diz çöktüğü kötülük onu hiç koruyamadı. Luthor buna rağmen azmini hiç yitirmeden ona hizmet etti. Gün geldi vatandaşların üzerine yaratıklarını saldı, gün geldi kendi adamlarını dövdü tokatladı, gün geldi sinir krizleri geçirerek bağırdı çağırdı. Ama hep kötülüğe hizmet etti.

Halkın Başganı

Ancak tarihler 2000’i gösterdiğinde bir sürpriz yaşandı. Lex Luthor gibi kötü bir adam sonunda tutuklandı. İçeri atıldı ama öldü. Sonra anlaşıldı ki aslında ölmemişti. Tutuklandığında ölen morgdaki ceset de Lex Luthor’du ama orijinali değildi… Kafanız mı karıştı? Açıklayayım: Ölen kişi Lex Luthor’un klonuydu!

Lex Luthor avukatları aracılığıyla bu durumu açıkladı ve mahkemece aklandı. Luthor böylece “o eski kötü ben değilim, ben değiştim, ben geliştim, ben aslında iyiyim” deme fırsatı yakaladı ve mağduru oynayarak başkanlık için adaylığını koydu. Ne oldu dersiniz? Bu numarayı yiyen kamuoyu ona oy verdi ve onu devletin başına başkan seçti.
Başta Superman olmak üzere tüm kahramanlar bunun altından ne çıkacağını beklemeye başladı tabii. Ama yine de başkanlık makamına saygıdan kimse ses çıkarmadı. Üstelik elini bile sıktılar.

Halk Kahramanı

Luthor iyi biri olduğunu göstermek için kurduğu vakıfla yardımlara başladı. Hemen her alanda insanlara yardım ediyordu. Bunların en büyüğünü Gotham halkına gerçekleştirdi. Depremde yerle bir olan ve Senatonun “İnşa edilmemeli” kararı aldığı Gotham’ı tek bir kararla yeniden inşa ettirdi. Böylece kamuoyunu arkasına alan Luthor asla durdurulmayacak ve adını tarihe altın harflerle yazdıracak gibi oldu.

Fosil yakıtların kullanımı konusunu Kongreye kabul ettiren, Luthor, daha sonra Gotham’a el attıysa da inceden inceye işler çevirmeye başladı. Örneğin, Bruce Wayne’in sevgilisi Vesper Faircild’in öldürülmesini sağladı. Daha sonra da “Our Worlds At War” crossoverında uzaylı istilasını bildiği halde kahramanlara haber vermeyerek Kansas - Topeka’nın yerle bir edilmesine izin verdi. Yavaş yavaş asıl kişiliği görünür olmaya başlıyordu. Söylediği yalanlarla kendini kamuoyuna sattığı sütten çıkan ak kaşık hikayesinin sonu geliyordu.

Halk Düşmanları

Evet, “düşmanı” değil “düşmanları”! Çünkü Arkabahçe Yayıncılık’ın dilimize kazandırdığı hikayenin adı “Halk Düşmanları” (Public Enemies) ve düşman olarak gösterilenler Superman’le Batman’di.

Bu hikayede dünya tehlikedir. Ancak saplantılı ve kafası bulanık Luthor dünyaya yaklaşan dev meteorla ilgileneceğine Superman’i öldürtmenin peşindedir. Adeta “son yapacağım iş de olsa” modundadır.

Bşganlık sıfatının ardına sığınan Luthor önce kahramanların peşinden kriminal suçlu süper karakterler gönderir. Onlar kaybeder.  Sonra Başganlık makamına saygı duyan bir grup kahramanı görevlendirerek Superman’le Batman’in peşinden gönderir. Captain Atom’un başı çektiği ekip mücadeleye başlar. Ancak işin içinde Luthor vardır ve sonuç olarak saf değiştirirler. Son olarak ise Shazam’la Hawkman saldırır kahramanlara. Bu arada Batman’le Superman’in genç yardımcıları beyaz saraya sızarlar. Ama Luthor onları bertaraf eder.
Güç delisi, Lex Luthor, Başganlık makamına da ulaşmanın rahatlığıyla olsa gerek uzun zamandır kullandığı bazı zehirli kriptonit bazlı karışımlarla süper güçler kazanmıştır. Kazanmıştır ama yavaş yavaş da akıl sağlığını kaybetmeye başlamıştır. Dünyanın büyük tehlikede olduğu zamanlarda hala bencilce davranması ve kamu çıkarını kendi çıkarlarının gerisinde tutması bunun bir parçasıdır. Adalet dağıtıcılarını yanıltması, güvenliği sağlayan insanları birbirine düşürmesi ve ikiye bölmesi de bunun bir parçasıdır.

Her şeyi Kişisel Algılar

Luthor sonunda öyle delirir ki üzerine giydiği son derece güçlü zırhla kahramanları öldürme işini kendisi yapmaya karar verir. Adam dünya lideridir artık, O, o zihinde ve “Dünya insanlarına sesleniyorum” diye çıkar ortaya. İnsanlığı kurtarmanın peşindedir o çarpık beyniyle.

İçinin Çirkinliği Yüzüne Vurunca 

Bundan sonrası harikadır. Luthor Başgan, Başgan olduğunu hemen her cümlede kullanmaya başlar: “Ben BAŞGANIM”!

Daha sonra kahramanlardan hak ettiği sopayı yer, binası temelinden havaya uçar. Üzerindeki uyduruk güç zırhıyla molozların içine düşer ve içinin çirkinliğinin yüzüne vurduğu kareyle başganlık macerası biter.

Kötü Adamdan Başgan Olmaz

Bakışları çirkin, konuşması çirkin, iç dünyası çirkin, hırslı, kıra döke ilerliyor hayatta üstelik sürekli zenginleşiyor…

Kaynaklar –

ActionComics 773
Adventures Of Superman 586
Superman & Batman (2009 yılında animasyona uyarlandı)
Superman: Lex 2000

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder